“Zihnin Kendi Üzerinde Kurduğu Sessiz Oyun”
Dışarıdan gelen manipülasyonu görmek kolaydır. Ama en tehlikelisi içerden gelen manipülasyondur. Çünkü insan bazen haklı olmadığı halde kendine haklılık hikayesi yazar. Bazen gitmesi gerekeni “ben iyi niyetliyim” diyerek tutar.
Bazen yapması gerekeni “daha zamanı gelmedi” diyerek erteler. Ve bunların hepsi aynı kökten çıkar: Gerçekle yüzleşmek istemeyen zihin, kendini kandırır.
Kişinin kendi üzerindeki bu oyununa “öz-manipülasyon” diyebiliriz.
Neden İnsan Kendi Kendini Manipüle Eder?
Çünkü gerçek bazen ağırdır.
Gerçeği kabul etmek;
Sorumluluk almayı,
Davranış değiştirmeyi,
Konfor alanından çıkmayı,
Bazen de yıllardır inandığın şeyin yanlış olabileceğini kabul etmeyi gerektirir.
Zihin de şöyle der:
“Acı gerçek yerine tatlı yalan alayım.” İşte bu noktada kişi kendi kendisinin manipülatörüne dönüşür. Kendini Manipüle Etmenin Temel Mekanizması
Kişi şu 4 adımlı döngüye girer:
Gerçek belirir.
(İlişki yürümüyor, iş tatmin etmiyor, para kontrolsüz, beden alarm veriyor…)
Zihin tehdit hisseder.
“Bunu düzeltirsem hayatım değişmek zorunda kalacak.”
Savunma hikayesi üretilir.
“Herkes böyle yaşıyor”, “Zamanı değil”, “Ama o beni seviyor”, “İş bulamam ki”, “Benim kaderim bu.”
Kişi kendi yalanına inanır.
Artık dışarıdan değil, içeriden manipüle olmaya başlamıştır.
Bu döngü kırılmadığı sürece insan yıllarca aynı yanlış yerde kalabilir.
Kendini Manipüle Etme Biçimleri (En Çok Görülenler)
“Ben İyiyim” Manipülasyonu
Cümle: “Bir şeyim yok.”
Aslında var. İlişkide mutsuz, işte yorgun, ruhen yıpranmış… Ama “iyi olmak zorunda” hissine kapıldığı için duygusunu bastırıyor. Bu bastırma bir süre sonra psikosomatik belirtilere (baş ağrısı, mide, uykusuzluk) dönüşür.
Zayıf Noktası:
Gerçeği söyleyen yakın çevre. “İyi değilsin” diyen bir ses duyduğunda içten içe bilir.
“Bir Gün Yapacağım” Manipülasyonu
“Zamanı gelince başlarım.” Bu çok sinsi bir öz-manipülasyondur. Çünkü erteleme, tembellik gibi görünmez bilgece bir bekleyiş gibi görünür. Kişi sanki taktik yapıyormuş gibi hisseder, ama aslında korktuğu için başlatmaz.
Zayıf Noktası:
Tarihle yüzleştirme. “Ne zaman?” sorusu bu yalanı bozar.
“Herkes Böyle” Manipülasyonu
“Bu devirde herkes böyle yaşıyor.” Kendi hatasını, toplumu örnek göstererek meşrulaştırır. Bu da kişiyi gelişmekten alıkoyar. Çünkü toplama sığınan zihin, sorumluluğu bırakır.
Zayıf Noktası:
Kıyas değil, hedef. “Ben nasıl biri olmak istiyorum?” sorusu bu manipülasyonu parçalar. “O Düzelirse Ben de Düzelirim” Manipülasyonu
Cümle: “Asıl sorun o.”
Kişi kendi payını görmez, suçu tamamen dışa atar. Bu sayede değişmek zorunda kalmaz. Aslında şunu demektedir: “Ben değişmek istemiyorum, onun değişmesini bekliyorum.”
Zayıf Noktası:
Ayna. “Peki senin payın?” sorusu.
“Ben Kurbanım” Manipülasyonu
Cümle: “Ne yapayım kaderim böyle.” İçten içe biliyor ki bu kader değil, alışkanlık. Ama kurban rolünün bir faydası var: Çaba gerektirmez, Sorumluluk gerektirmez, Başarısızlıkta suçlayacak biri olur
Zayıf Noktası:
Kurbanlığa övgü kesildiğinde çalışmaz. Kimse onu “yazık sana” diye beslemediğinde kendi ayaklarına bakmak zorunda kalır.
“İyi Niyetli Manipülasyon”
Bu en tehlikelisidir.
Cümle: “Ben kimseye zarar vermiyorum ki.” Kişi kendini “iyi insan” şemasına kilitlediği için, sert kararlar alması gerektiğinde alamaz. Sonra da “ben iyi niyetliydim” diyerek kendini aklar. Ama sonuçta hep o kaybeder.
Zayıf Noktası:
Gerçek iyiliğin bazen “hayır” demek olduğunu kabul etmek.
Kendini Manipüle Eden İnsan Nasıl Anlaşılır? Bir insanın kendini manipüle edip etmediğini anlamak için dışarıdan 3 belirtiye bakılır
Söyledikleriyle yaşadıkları arasında boşluk vardır. “Ben güçlü biriyim” der, ama en ufak eleştiride dağılır. “Kimseyi umursamam” der, ama onay bekler.
Aynı sorunu yıllardır konuşup çözmemiştir. Konuşmak var, değişmek yok. Bu kronik konuşma hali, öz manipülasyon göstergesidir.
Hep dış faktörleri suçlar. Ekonomi, aile, kader, ülke, arkadaşlar… Bunların hiçbiri çözüldüğünde bile harekete geçmez.
Öz Manipülasyonun Geri Tepmesi
Kişi dışarıyı değil, kendini manipüle ediyorsa geri tepme daha ağrıdır. Çünkü artık düşman yoktur ayna vardır.
Geri tepme nasıl olur?
Hayattan tat alamama: Sürekli ertelenmiş bir hayat hissi
Kronik tatminsizlik: “Bir şey yapıyorum ama niye mutlu değilim?”
Kimlik bulanıklığı: “Ben kimim, ne istiyorum?” sorusunu çok sorma
İlişkilerde tekrar eden döngüler: Hep aynı tip insanları hayatına çekme
Kendi kendini sabote etme: Tam iyi gidecekken bozma
Bunların hepsi şunu söyler:
“Zihnin gerçek seni değil, korunmuş seni yaşatıyor.”
Kendini Manipüle Etmekten Çıkış Yolları
Kendine Soru Tekniği
Her büyük karar, her erteleme, her bahane sonrası şu 3 soruyu sor:
Bunu gerçekten ben mi istiyorum, yoksa benden isteniyor diye mi?
Şu an korktuğum şey ne?
Şu anda gerçeği çarpıtıyor olabilir miyim?
Bu 3 soru, zihnin kurduğu sis perdesini dağıtır.
Duygu Gerçek Ayrımı
Kişi bazen hissettiğini gerçek sanar.
Hissetmen → doğrudur.
Ama hissettiğinin sebebi → her zaman doğru değildir.
Bu ayrımı yapan kişi kendini daha az manipüle eder.
Yazıya Dökmek
Zihin içinde yalan söylemeyi sever. Kağıda yalan söylemesi daha zordur. Bu yüzden “niye yapmıyorum?”, “niye gitmiyorum?”, “niye bitirmiyorum?” sorularını yazıya dökmek, öz manipülasyonu düşürür.
Gözlemci Benlik
Ruhsal öğretilerin anlattığı şey şudur:
“Sen düşüncelerin değilsin, onları izleyensin.”
Kişi bunu kavradığında, zihnin “hadi ertele”, “boş ver”, “zamanı değil” cümlelerini zihin sesi olarak görür ve kanmaz.
Çevresel Aynalar
Kendini çok manipüle eden insanlar genelde kendi gibi düşünenlerle takılır; çünkü aynalanmak isterler. Bazen tam tersini duymak, seni manipülasyondan çıkarır. O yüzden dürüst konuşan 1 arkadaş bile öz manipülasyondan kurtarır.
En Sert Gerçek
Kendini manipüle eden insanın en büyük kaybı para, ilişki veya fırsat değildir. Zaman kaybıdır.
Yıllar sonra geriye bakıp:
“Ben bunu 5 yıl önce de biliyordum.” demektir esas acı olan.
O yüzden:
Kendini kandırmak, başkalarının seni kandırmasından daha tehlikelidir. Çünkü başkası kandırınca kızarsın, kendin kandırınca savunursun.
“Şu anda yaptığım şeyin bahanesi mi var, sebebi mi?” “Ben mi istemiyorum, yoksa korktuğum için mi istemiyorum?” “Bu kararı 1 yıl ertelememin bana bedeli ne?” “Kendime bugün yalan söyledim mi?”