Çemberlitaş’ın Enerji Ekseni ; Taşın İçinden Geçen Görünmez Hat [ 18 Aralık 2025 ]


Çemberlitaş’ın Enerji Ekseni ; Taşın İçinden Geçen Görünmez Hat


İstanbul’un kalbinde, kalabalığın hiç dinmediği bir noktada yükselen Çemberlitaş, çoğu insan için sadece yanından geçilen bir anıt gibi görünse de, kadim şehir katmanlarını bilenler için burası, zamanla mekanın üst üste bindiği, yer altı ile yer üstünün aynı nefeste buluştuğu güçlü bir enerji ekseninin tam merkezidir; çünkü Çemberlitaş yalnızca dikey bir taş değildir, aynı zamanda aşağıdan yukarıya, geçmişten bugüne uzanan görünmez bir hattın işaretidir. Roma İmparatoru Konstantin tarafından MS 330 yılında diktirilen bu sütun, yalnızca bir zafer ya da şehir sembolü olarak değil, aynı zamanda kozmik düzenle yeryüzü arasındaki bağı temsil eden bir “axis mundi”, yani dünya ekseni anlayışıyla konumlandırılmıştır; antik dünyada böyle yapılar, gökyüzü enerjisinin yeryüzüne aktığı, niyetlerin daha hızlı yankı bulduğu ve duaların yön değiştirmeden yükseldiği noktalar olarak kabul edilirdi.

Çemberlitaş’ın bulunduğu konum tesadüf değildir; eski Byzantion ve ardından Konstantinopolis şehir planlarında bu nokta, kutsal yolların kesiştiği, imparatorluk ritüellerinin geçtiği ve enerjisel olarak “denge noktası” kabul edilen bir merkezdir, bu yüzden sütunun altına yerleştirildiği söylenen kutsal emanetler, çiviler, taşlar ve semboller yalnızca dini değil, titreşimsel bir anlam da taşır, çünkü bu tür nesnelerin amacı korumaktan çok dengelemek, dağıtmaktan çok sabitlemektir. Zamanla yangınlar, depremler ve müdahalelerle dış yüzeyi değişmiş olsa da Çemberlitaş’ın özü değişmemiştir; metal çemberlerle sarılması bile bazı yorumculara göre yalnızca fiziksel bir önlem değil, enerjinin dağılmasını engelleyen sembolik bir “tutma” hareketidir, sanki taş yalnız bırakılmamış, gücü dağılmasın diye bilinçli olarak bağlanmıştır.

Bugün dikkatle bakıldığında, Çemberlitaş çevresinde insanların farkında olmadan duraksadığı, yön değiştirdiği ya da kısa bir an için sustuğu görülür; bu, mekanın yarattığı psikolojik bir etki gibi açıklansa da, enerji çalışmalarıyla ilgilenenler bu noktayı bedenin ritmini yavaşlatan, düşünceyi içeri çeken bir alan olarak tanımlar, çünkü eksen noktaları insanı dış dünyadan çok iç dünyaya yaklaştırır. Belki de bu yüzden Çemberlitaş, yüzyıllardır dileklerin fısıldandığı, sessizce niyet tutulduğu, aceleyle geçilse bile hafif bir ağırlığın hissedildiği bir durak olmaya devam eder; taş konuşmaz ama duruşuyla insanın içini hizalar, çünkü bazı yerler anlatmak için değil, hatırlatmak için vardır.